Bir sürü şey söylendi bu kitap hakkında, iyi - kötü fark etmez. Bu kitapla bir kez daha anladım herhangi bir şeye önyagı ile yaklaşmama gerektiğini.
Satmak için yazdı dediler önce Elif Şafak için, sonra uslübünu sevmediler, yok efendim ingilizce yazıyormuş önce sonra çeviriyormuş da bozuk oluyormuş dil bilgisi.
Anlatıyor mu, anlatıyor ama. İş bitti. Hayatta önemli olan mesajı vermek değil midir?
Önyargılarımdan sıyrılıp elime aldım bu pembiş kitabı ve bir bakmışım önceki okuma gayretime baş kaldırmışım. bir anda kitabın yarısında buldum kendimi, her sayfada satırlar çizerek.
Tebrizli Şemsi dinledim hep, Mevlana'nın gelişimini izledim, Ella'nın değişimini gözlemledim.
Film gibi gelip geçti bütün kitap gözlerimin önünden ve yüreğimde yeni bir sayfa açıldı: tasavvuf.
kendimi tabii ki o yola kaptırmadım, zaten tanıyanlar bilir, öyle dine çok ilgili değilimdir, ama bu kitapta anlatılanlar, dinin ötesinde bir şey. bir nevi kendi düşüncelerimi de okudum sayılabilir. yeni bir merak da uyandı bu sayede bende.
kurallara bağlı olmayanlara, gönlü geniş olanlara uygun bir roman.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder